Öznur Mısral

GRAND KONYA

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

 

Bolu’da içimiz yandı.
Oradakilerle birlikte bedenimiz değil ama ruhumuz yandı.
Kar tatiliydi.
Karne hediyesiydi.
Bazılarının ekmek teknesiydi.
Yandık, yakıldık, yıkıldık.
Biz de ülkecek Bolu’yla birlikte acıyla kıvrandık.
İhmal vs. vs. olayına hiç girmeyeceğim.
Sorumsuz sorumluları var bu ülkenin.
Ve sorgulamayan bir pratik zeka.
Yangın bile siyaset malzemesi olmuş durumda.
Deprem olmadı mı sanki?
Sürekli bir kavga hali.

Konya

Yine bir bina çöktü.
Yine diyorum; hatırlamayanlar ve bilmeyenler için bir hatırlatma yapayım.
Bundan 20 sene önce bir bayram günü, Zümrüt Apartmanı çökmüştü Konya’da.
Bayram ziyaretlerinden dolayı bina oturanlardan fazlasını ağırlıyordu.
Bir bayram günü bir bina çökmüştü Konya’da.
Çok sayıda can kaybı yaşanmıştı o yıllarda.
Artık insanlar öldü bile demiyoruz, diyemiyoruz; daha güzel kelimeler kullanıyoruz.
“Çok sayıda ölü var” yazmıyor televizyonlar artık.
“Can kaybı” diye yazıyorlar.

Ve yine, yeniden bir bina çöktü Konya’da.
İnsanlar yine göçük altında kaldı.
Yine bir felaket yaşandı bugün.

Adı: Ali El Hüseyin
Kahraman.
Henüz 20 yaşında.
Felaketi hissedip herkesi dışarı çıkarmasaydı eğer, muhtemelen can kaybı olacaktı.
“Yine kolon kesmişlerdir,” dedim kendimce.
Ama asıl sebebini henüz bilmiyoruz.
Kahraman.
Herkesi çıkardıktan sonra kendisi çıkmış, çıktıktan sonra da bayılmış, nefesi kesilmiş.
İlk yardım ekibinin gelmesiyle hayata dönmüş.
Ne güzel insanlar var, hâlâ umut verici.
O gerçekten bir kahraman.
Ali El Hüseyin, kendisini düşünmeyip ulaşabildiği herkesi tahliye etmiş.
Sen ne güzel insansın.

Biz felaketten önce tedbir alma durumlarında, sorumluluk sınavlarında sınıfta kaldık kalmasına da…
Felaket sonrası dayanışmada, pratik çözümlerde, sorunların çözümündeki hızda çok iyiyiz.
İnanılmaz iyiyiz.
Dedim ya, pratik zeka.
Hemen olay olur, biter; birlik bütünlük içerisinde üstesinden geliriz.
Sonra unuturuz, yeni bir olay oluncaya kadar.
Sonra birlik bütünlüğümüz bozulur ve başlarız birbirimizi yemeye.
Sonra yeni bir felaket gelir, tekrar el ele verip ayağa kalkarız.
Asla ama asla ders almayız.
Unuturuz biz.
Yine ders almayacağız, unutacağız.
Zümrüt Apartmanı gibi, deprem gibi, yangın gibi.
Herkes sorumluluğu birbirinin üzerine ata dursun.
Enkazı son sürat kaldırır, önümüze bakarız. “Kalan sağlar bizimdir” hesabı.
Konuşmanın geç olduğu yerde konuşmanın bir anlamı yok.
Sadece acıyı katlayarak çoğaltırız, kanatırız.

“Hep sonradan gelir aklım başıma, hep sonradan sonradan,”
serzenişte bulunduğu gibi şarkının.
Hep sonradan.
Bir defa da öncesi olsun, bir defa da…

Ali El Hüseyin,
Bu akşamın kahramanı sensin sen.
Acımız çok büyük Bolu’dan.
Sen olmasaydın, Konya’dan da olacak ve ikiye katlanacaktı.

Geçmiş olsun, dilimize pelesenk oldu artık. Bir daha söylemek zorunda kalmayız umarım.
Geçmiş olsun Bolu.
Geçmiş olsun Konya.
Geçmiş olsun, ne diyeyim?
Tek diyebildiğim bu.

Öznur Mısral- NHaber.nl

 

GRAND KONYA
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

N'haber ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bu site Tarafından yapılmış NHaber.nl gücüyle birlikte çalışmaktadır. ❤️