1. Haberler
  2. Haberler
  3. Hollanda Türk Toplumuna acil çağrı: Bu feryatları duymazdan gelmeyin

Hollanda Türk Toplumuna acil çağrı: Bu feryatları duymazdan gelmeyin

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Hollanda’da yılların deneyimli gazetecilerinden olan Sedat Tapan, yıllardır kanayan yaraya neşter vuruyor.

tablets pills different colors with stop drugs text 23 2151553170

Hollanda’da Türk gençleri için en büyük tehlikelerden olan uyuşturucu iletinin pençesine düşen gençlerin sayısı gün geçtikçe artıyor. Bir çok gencin hayatını karartan, ailelerin çaresiz kaldığı, dertlerini anlatacak kimseyi bulamayan başta bağımlılar ve aileleri çareyi arkadaşımız Sedat Tapan’ı aramakta buldu.

Uyuşturucu bağımlısı gençlerin  aileleri yıllardır seslerini duyuracak bir merci bulamadıklarını anlatırken bu illetin batağına düşmüş, sonra kurtulmuş  az sayıda da olsa eski bağımlılar yaşadıklarını Sedat Tapan’a anlattı.

Sedat Tapan’ın “Gençler Bağımlılığın Pençesinde: Hollanda’da Türk Ailelerin Yürek Burkan Feryatları” başlıklı dosyasında gençlerin bu bataklığa nasıl sürüklendikleri, bağımlı gençlerin  aileleri  ve azda olsa kurtulmuş kişilerle ilginç söyleşilerle uyuşturucu gerçeğinin korkunç yüzü gözler önüne seriliyor.

 

Bağımlılık Hollandalı Türk gençleri arasında çığ gibi büyüyor.

Hollanda’da yaşayan Türk gençleri arasında bağımlılık sorunu giderek büyüyor ve ailelerin hayatlarını bir kâbusa çeviriyor. Çaresiz anne babalar, gözlerinin önünde çocuklarının ellerinden kayıp gitmesine tanık oluyorlar. Her gün bir anne ya da baba, “Yardım edin, oğlum elimden kayıp gidiyor, ona yardımcı olabilecek birilerini bulun!” diye feryat ediyor. Bu çığlık, bireysel bir trajedi olmanın ötesinde, aynı zamanda toplumun kanayan bir yarası haline gelmiş durumda.

Yaptığımız araştırmalar, bu bağımlılığın çoğunlukla ortaokul çağında sigarayla başladığını gösteriyor. Bu tehlikeli başlangıç, kısa sürede haşhaş, uyuşturucu haplar, esrar ve eroin gibi daha güçlü ve tehlikeli maddelere dönüşüyor. Bağımlılığın pençesine düşen gençler, uyuşturucu temin etmek için her yolu denemeye başlıyorlar. Anne babalarını döven, evdeki eşyaları satan ve daha da ileri giderek aile içinde şiddet yaratan gençler, bağımlılığın aile yapısında nasıl yıkıcı bir etkiye sahip olduğunu gözler önüne seriyor.

Bu durumu yaşayan birçok aileyle karşılaştık. Çocukları bağımlılık yüzünden değişen anne babalar, çocuklarının para bulamayınca nasıl kendilerine saldırdığını, evdeki eşyaların çalındığını ve satıldığını anlatıyorlar. Bağımlılık, sadece gençleri değil, aileleri de parçalıyor. Ebeveynler, kendilerini korumaya çalışırken aynı zamanda çocuklarını da bu bataktan kurtarmak için çabalıyorlar. Ancak, her çaba yeterli olmuyor ve bazı gençler daha da kötüye gidiyor; uyuşturucu krizine girdiklerinde annelerine, babalarına zarar veriyor, evde şiddet olayları artıyor. Daha da kötüsü, bu bağımlılık batağından kurtulamayan gençler, bunalıma girip intihara sürükleniyorlar.

“Bu illette 20 yıllımı verdim”

alkoghol 2714488 1280

Ancak, bu karanlık tabloya rağmen umut ışığı olanlar da var. Bu bataktan kurtulmayı başaran ve şimdi diğerlerine yardım eli uzatanlardan biri de Yasin Yener. Yasin, “20 yılımı verdim bu uyuşturucu müptelasına. Şimdi 4 yıl klinikte çalışarak çok gence yardım ettim. Rabbim bana bunları yaşattı ki, başkalarına faydam olsun diye,” diyor. Yasin’in hikayesi, bağımlılıktan kurtulmanın mümkün olduğunu gösteren umut dolu bir örnek.

Yasin gibi birçok genç, şanslıydı ve yardım alabildi. Onlara destek olanlardan biri de halkla ilişkiler uzmanı Zafer Gültekin. Gültekin, “Gençlerimizin düştükleri bataktan kurtulabilmeleri için 7/24 telefonum açık. Gelen sorulara yanıt arayıp elimizden gelen yardımı yapmaya çalışıyoruz. Çok sayıda gencimizi bu uyuşturucu batağından kurtardık,” diyerek, bu mücadeledeki rolünü vurguluyor.

Bu yazı, bağımlılıkla mücadele edenlerin sesine kulak vermek ve ailelerin yaşadığı çaresizliği toplumla paylaşmak amacı taşıyor. Konunun uzmanlarından aldığımız bilgiler ışığında, bu hassas konuyu daha geniş bir perspektifte ele alarak, toplumun dikkatini bu önemli soruna çekmek istiyoruz. Bu trajedi yalnızca bireysel bir sorun değil; hepimizin ortak meselesi. Toplum olarak bu trajediyi durdurmak için el birliğiyle hareket etmemiz gerekiyor.

Bir yılda 14 genç intihar etti

Hollanda’da uyuşturucu bağımlılığı, özellikle Türk toplumunda derin bir kriz haline gelmiş durumda. 2023 ile 2024 yılları arasında, psikolojik bunalımda olanlar ve de uyuşturucu bağımlılığıyla mücadele eden 14 Türk vatandaşı, yaşadıkları çaresizlik ve umutsuzluk nedeniyle intihar ederek hayatına son verdi. Bu rakamlar, bağımlılık sorununun ne denli ciddi ve tehlikeli boyutlara ulaştığını gösteriyor.

Uyuşturucu bağımlılığı, bireyleri hem fiziksel hem de psikolojik olarak tüketen bir hastalık. Hollanda’daki Türk toplumu içinde, bağımlılık batağına saplanmış birçok genç, kendilerini çıkmaz bir sokakta buluyor. Yaşadıkları umutsuzluk, çevrelerinden gördükleri baskı ve dışlanma, aile içi sorunlar ve sosyal izolasyon, bağımlı bireyleri karanlık düşüncelere ve nihayetinde geri dönülmez yollara sürüklüyor. Bu süreçte, bağımlılık yalnızca bir sağlık sorunu olarak kalmıyor; aynı zamanda sosyal ve psikolojik bir kriz haline dönüşüyor.

Son bir yılda, intihar eden 14 Türk gencinin hikayesi, bu sorunun ne kadar derin ve karmaşık olduğunu gözler önüne seriyor. Her biri, bağımlılığın pençesine düştükten sonra toplumdan uzaklaştı, aile bağları koptu ve yalnızlaştılar. Uyuşturucu bağımlılığı, onların hayatlarını kontrol etmelerini engelledi ve ne yazık ki, çıkış yolu olarak intiharı seçtiler. Bu gençlerin intiharları, sadece bireysel trajediler olarak değil, toplumun bütününü etkileyen büyük bir kayıp olarak da değerlendirilmelidir.

Uzmanlara göre, uyuşturucu bağımlılarının intihara meyilli olmasının birçok sebebi var. Uyuşturucular, beynin kimyasını bozarak depresyon ve anksiyete gibi zihinsel sağlık sorunlarını tetikler. Bağımlılık sürecinde yaşanan maddi sıkıntılar, iş kayıpları, sosyal destekten yoksun kalma ve aile içi çatışmalar da bu durumu daha da kötüleştirir. Özellikle eroin, kokain ve sentetik uyuşturucuların etkisi altında olan bireyler, umutsuzluk ve çaresizlik duygularını yoğun şekilde yaşarlar ve intiharı bir çıkış yolu olarak görmeye başlarlar.

Hollanda Türk Toplumuna acil çağrı

Bu intihar vakalarının artışı, Hollanda’daki Türk toplumunda acil bir harekete geçme ihtiyacını ortaya koyuyor. Bu trajediler, toplum olarak göz ardı edilemeyecek kadar ciddi bir uyarı niteliği taşıyor. Bağımlılıkla mücadelede, yalnızca bireylerin değil, tüm toplumun sorumluluk alması gerekiyor. Toplumun, ailelerin ve bireylerin bilinçlendirilmesi, bağımlılık hakkında daha fazla bilgi edinmesi ve damgalama yerine destekleyici bir yaklaşım sergilemesi büyük önem taşıyor.

Bağımlılıkla mücadelede, profesyonel yardım ve destek ağlarının güçlendirilmesi, gençlerin bu çıkmazdan kurtulmaları için hayati bir rol oynayacaktır. Ailelerin ve yakın çevrenin farkındalığı artırılmalı, bağımlılık konusunda eğitimler verilmeli ve bu bireylerin topluma yeniden kazandırılması için rehabilitasyon süreçleri güçlendirilmelidir. Ayrıca, devletin ve sivil toplum kuruluşlarının da bu mücadeleye daha aktif katılım göstermesi, bağımlılık sorununu çözmede kritik bir adım olacaktır.

Hollanda’da 2023-2024 yılları arasında yaşanan bu trajik intiharlar, bağımlılık krizinin ne kadar acil bir çözüm gerektirdiğini bir kez daha gözler önüne serdi. Her hayat değerlidir ve kaybedilen her bir birey, toplumumuz için büyük bir kayıptır. Bu nedenle, bağımlılık sorunuyla topyekûn bir mücadele başlatılmalı ve gelecekte benzer trajedilerin yaşanmaması için her türlü önlem alınmalıdır. Unutulmamalıdır ki, her birey bir umuttur ve o umudu yaşatmak hepimizin ortak sorumluluğudur.

 

Sedat TAPAN- NHaber.nl

Muhabir, journalist ,     

0031616080987

Sedat.tapan@outlook.com

 

Hollanda Türk Toplumuna acil çağrı: Bu feryatları duymazdan gelmeyin
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir