1964 yılında Türkiye ve Hollanda arasında imzalanan işçi göçü anlaşmasının üzerinden tam 60 yıl geçti. Bu yıl dönümü, Deventer’de düzenlenen özel bir etkinlikle anıldı. Türk-Hollandalı gençlerden;
Belgeselde, Hollanda’ya umutla gelen ilk misafir işçilerin karşılaştığı zorluklar, kültürel farklıklarla baş etme süreçleri ve hayallerine dair unutulmaz anılar yer aldı. Altı genç tarafından hazırlanan bu etkileyici yapım, izleyicileri hem güldürdü hem de duygulandırdı. Göçmen işçilerin Hollanda’ya adım atarken karşılaştıkları engeller, topluma uyum sağlama süreçleri ve geride bırakılan ailelerin özlemi, izleyicilerde derin bir etki bıraktı.
Bu belgesel, yalnızca geçmişe ışık tutmakla kalmadı; aynı zamanda bugünkü toplumsal yapımızın köklerini de hatırlattı. Gençlerimiz, bu yapımı köklerimizi ve kültürel bağlarımızı güçlendirmek amacıyla hazırladı. Göçmen işçilerin cesareti ve azmi, sadece o dönemin zorluklarını değil, aynı zamanda bugün Hollanda’da yaşayan Türk toplumu için geleceğe dair bir umut kaynağı olmayı sürdürüyor.
Belgeselde yer alan her bir hikâye, göçün getirdiği fedakarlıkları ve hayalleri bugünün perspektifiyle yeniden ele alarak izleyicilere hem geçmişi hem de bugünü anlamak için bir fırsat sundu. İzleyiciler, o dönemin kahramanlık dolu hikayeleri karşısında hem gurur hem de duygusallık yaşadılar.
Belgesel gösterimi, Deventer’deki etkinlik kapsamında görkemli bir şekilde gerçekleştirildi. Etkinliğe Türkiye’nin Deventer Başkonsolosu Muammer Hakan Cengiz, Deventer Belediyesi Wethouder’i Rob de Geest, Denk Partisi’nden Ahmet Kaya ve birçok değerli davetli katıldı. Gösterim, yoğun bir katılımla gerçekleşti ve salondaki duygusal anlar, herkesin göç tarihimize olan bağlılığını bir kez daha ortaya koydu.
Deventer Belediyesi Wethouder’i Rob de Geest de yaptığı konuşmada, göçmenlerin Hollanda toplumuna katkılarından övgüyle söz etti. “Bugün burada izlediğimiz belgesel, sadece göçmen işçilerin değil, hepimizin hikayesi. Göçmenlerin toplumumuza katkıları, onların özverisi ve çabası olmadan bugünkü Hollanda’yı hayal etmek mümkün olmazdı” ifadelerini kullandı.
Belgeselin gösterimi sırasında izleyiciler, hem hoş vakit ge.irdi hem de zaman zaman gözyaşlarına hakim olamadı. O yıllarda göçmenlerin yaşadığı zorluklar ve fedakarlıklar, bugün Hollanda’daki Türk toplumunun bir parçası haline gelen birçok insan için hala büyük bir anlam taşıyor. İlk nesil işçilerin yaşadıkları, bugün onların çocukları ve torunları tarafından birer kahramanlık öyküsü olarak hatırlanıyor.
Göçün 60. yılına özel hazırlanan bu film, yalnızca geçmişi değil, geleceği de kucaklayan bir yapıya sahipti. İzleyicilere, göçmenlerin hikayelerinin bugünkü toplumumuza nasıl şekil verdiğini ve bu hikayelerin yeni nesiller üzerindeki etkisini anlama fırsatı sundu. Deventer’de gösterime olan yoğun ilgi, şehrin göç tarihine duyduğu saygıyı ve empatiyi bir kez daha gözler önüne serdi.
