Hollanda’nın Venedik’i Giethoorn’u sizler içln gezdik, gördük derledik. Keçiboynuzu anlamına gelen “Giethoorn” köye yerleşen ilk yerleşimcilerin çok keçiboynuzu bulduklarından bu ismi verdikleri söyleniyor. Araba yolu olmayan, otantik evleri korunan tarihi köyün bir de müzesi var. Giethoorn Köyü yönetmen Bert Haanstra FanFare adlı komedi filmi ile büyük sükse yapmıştı.
1776 ve 1885 yıllarındaki iki sel felaketinden sonra bugünkü halini alan köy, birbirine bağlanan çok sayıda kanalın etrafında kurulu evlerden oluşuyor.
Çatıları sazlıklarla kaplı tarihi evlerin bulunduğu meydanı çevreleyen kanallarda elektrikli teknelerle gün boyu turistik gezintiler yapılıyor.
Çoğunlukla iki kapısı bulunan tarihi evlerde oturanlar, rutin olarak yan kapıları kullanıyor, ön kapılar ise sadece evlenirken içeriye girmek ve öldükten sonra da cenazeyi dışarıya çıkarmak için kullanılıyor.
Köyün ortasında yer alan göletteki küçük adacıkta yüzmek ve ateş yakmak isteyenler için özel bölümler bulunuyor.
Hollandalı yönetmen Bert Haanstra tarafından yönetilen 1958 yapımı komedi filmi “Fanfare”in bazı bölümlerinin çekildiği Giethoorn köyü, filmin 2 milyona yakın kişi tarafından izlenmesiyle bugünkü ününü kazandı.
Her yıl yaklaşık bir milyon turistin gezdiği köyü çoğunlukla Uzak Doğu, Orta Doğu ve Türkiye’den gelen turistler ziyaret ediyor…
Yaklaşık 2 bin 600 kişinin yaşadığı Giethoorn, 176 ahşap köprüsü, dar kanalları, tarihi evleri, yemyeşil doğası ve rengarenk çiçekleriyle adeta masalları andıran dokusuyla ve özellikle Hobbit köyünü anımsatan evleriyle biliniyor.
Bu muhteşem turizm bölgesinin resimlerini buyurun bir de AA Muhabiri Selman Aksünger’in objektifinden görün:
Yavuz Nufel – nhaber.nl