1. Haberler
  2. Aktüel
  3. Mark Rutte Silvio Berlusconi için başsağlığı diledi

Mark Rutte Silvio Berlusconi için başsağlığı diledi

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

İtalya’da hayatını kaybeden eski Başbakan Silvio Berlusconi için cenaze merasiminin devlet töreni olarak yapılacağı bildirildi.

Berlusconi

Kronik lösemi teşhisiyle 9 Haziran’dan bu yana tedavi gördüğü Milano’daki San Raffaele Hastanesi’nde bu sabah yaşamını yitiren Berlusconi’nin cenaze törenine ilişkin detaylar belli oldu.

Başbakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, Berlusconi için 14 Haziran Çarşamba günü Milano’nun ünlü Duomo Katedrali’nde devlet töreni yapılacağı ve cenaze töreninin sonuna kadar ülke genelinde ulusal yas ilan edildiği kaydedildi.

Ulusal yas ilanı çerçevesinde İtalya’daki tüm devlet kurumlarında ve İtalya’nın tüm dış temsilciliklerinde bayraklar yarıya indirildi.

Cenaze törenini, Berlusconi’nin sahibi olduğu Mediaset şirketinin canlı yayımlayacağı, Duomo meydanına da dev ekran kurulacağı basına yansıdı.

Berlusconi’nin vefatı dolayısıyla sevenleri ve bazı partililer, Arcore kasabasındaki villasına giderek, villanın girişine çiçekler ve “Hoşça kal Berlusconi” yazılı dövizler bıraktı.

Bu arada, İtalyan ANSA ajansı ünlü liderin son anlarına dair bir haber yayımlandı. Haberde, 9 Haziran’da bazı planlı kontroller için San Raffaele Hastanesi’ne yatan Berlusconi’nin durumunun, 2021’den beri mücadele ettiği lösemiye bağlı sebeplerden ağırlaştığı ve sabah saatlerinde yapılacak çok fazla bir şey olmadığı anlaşılınca aile bireylerinin aranarak hastaneye çağrıldıkları belirtildi.

Berlusconi’nin ardından iş, siyaset ve spor camiasından çok sayıda taziye mesajı geldi.

Berlusconi
İtalya Cumhurbaşkanı Sergio Mattarella, yayımladığı taziye mesajında, “İtalyan siyasetinin ve cumhuriyet kurumlarının uzun dönem boyunca başında yer alan ismi, Forza Italia’nın kurucusu ve lideri Silvio Berlusconi’nin ölüm haberini derin bir üzüntüyle öğrendim. Berlusconi, Cumhuriyet tarihimize damgasını vuran, paradigmaları etkileyen büyük bir siyasi liderdi.” ifadesini kullandı.

Başbakan Giorgia Meloni de Berlusconi’nin ölüm haberinin ardından tüm programlarını iptal etti.

Meloni, Berlusconi’nin ölümü sonrasında paylaştığı video mesajında, şunları kaydetti:

“Silvio Berlusconi, her şeyden önce bir savaşçıydı, inançlarını savunmaktan asla korkmayan biriydi. Onu, İtalya tarihinde en etkili insanlardan biri yapan da tam olarak gösterdiği cesaret ve kararlılıktı. İtalya, onunla birlikte kendisine asla sınır koyulmaması gerektiğini öğrendi. Asla pes etmemesi gerektiğini öğrendi. Onunla pek çok savaşa girdik, kazandık da kaybettik de. Onun için beraber koyduğumuz hedefleri gerçekleştirmeye çalışacağız.”

Ana muhalefetteki merkez solun çatı partisi Demokratik Parti (PD) lideri Elly Schlein da taziyelerini belirtirken, Berlusconi’nin kaybıyla bir devrin kapandığını kaydetti.

Berlusconi’nin ardından Avrupa Parlamentosu (AP) Başkanı Roberta Metsola, Macaristan Başbakanı Victor Orban, Hollanda Başbakanı Mark Rutte, Malta Başbakanı Robert Abela, Vatikan Devlet Başkanı Papa Franciscus, yakın dost oldukları bilinen Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Avrupa Birliği Komisyonu Başkanı Charles Michel, İngiltere Başbakanı Rishi Sunak ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron taziye mesajı gönderdi.

– Milan başta olmak üzere spor dünyasından da taziye mesajları geldi

Berlusconi’nin 1986-2017 döneminde sahibi olduğu İtalya Birinci Futbol Ligi (Serie A) kulübü Milan’ın Twitter hesabından yapılan paylaşımda, “AC Milan, unutulmaz Silvio Berlusconi’nin vefatının derin üzüntüsünü yaşıyor ve ailesine, iş arkadaşlarına, en değerli arkadaşlarına taziyelerini sunar. Teşekkürler Sayın Başkan. Her zaman bizimlesin.” ifadesi yer aldı.

Berlusconi’nin 2018’de satın aldığı Monza kulübü de Twitter’dan “Adriano Galliani ve tüm AC Monza, Silvio Berlusconi’nin kaybının yasını tutuyor: Asla doldurulamayacak bir boşluk, sonsuza dek bizimle. Her şey için teşekkürler Başkan.” paylaşımını yaptı.

Milan’ın ezeli rakibi Inter kulübü de Twitter’dan “Başkan Steven Zhang ve tüm Inter Milan, Başkan Silvio Berlusconi’nin vefatı nedeniyle taziyelerini sunar. O, ülkemizin tarihinde silinmez bir iz bıraktı. Inter ve Milan arasındaki rekabet, Milan kentini dünya futbolunun kalbi haline getirdi.” ifadelerini kullandı.

– İtalyan basını: “Bir dönemin sonu”

Silvio Berlusconi’nin ölüm haberi, İtalya’da spor da dahil olmak üzere tüm basının bir numaralı haberi oldu.

Berlusconi’nin başbakan olduğu dönemde en sert muhalefeti yapan basın yayın organlarından olan La Repubblica gazetesi, Berlusconi’nin ölümünü “Bir dönemin sonu” başlığıyla internet sitesinden duyururken, “İtalya tarihinin bir parçası gitti” ifadesini kullandı.

La Gazzetta dello Sport; “Silvio Berlusconi öldü: O her şeyi kazandı”, Corriere dello Sport gazetesi de “Hoşça kal Berlusconi” başlıklarını kullandı.

Silvio Berlusconi kimdir?

İtalya’da hayatını kaybeden Eski İtalya Başbakanı Silvio Berlusconi, üstlendiği medya patronu, futbol kulübü başkanı ve başbakan gibi rollerle İtalya’da bir döneme damgasını vurdu.

Milano’da 29 Eylül 1936 yılında bankada çalışan bir baba ile ev hanımı annenin üç çocuğundan ilki olarak dünyaya gelen Silvio Berlusconi, 1961 yılında Milano Üniversitesinden ticaret hukuku üzerine yazdığı tezle tam not alarak mezun oldu.

İş hayatına kruvaziyer gemilerinde arkadaşı Fedele Confalonieri ile şarkıcı ve şovmen olarak başlayan Berlusconi, bazı ticari girişimlerin ardından 1963’te “Edilnord” şirketini kurarak arkadaşlarıyla inşaat işine girişti.

1964’te 4 bin kişinin yaşayabileceği bir konut projesi başlatan Berlusconi, “Milano 2” adıyla yeni bir şehir inşa etme sözünü yerine getirmek için çalıştı.

İnşaat sektöründeki başarılarından ötürü 1977 yılında dönemin İtalya Cumhurbaşkanı Giovanni Leone tarafından “Şövalye” nişanı ile onurlandırılan Berlusconi, 1976 yılında satın aldığı “Telemilano” isimli küçük bir televizyon kanalını iki yıl içinde “Canale 5” adıyla ulusal yayın yapan bir kanal haline getirdi.

Bu adımla medya dünyasına giren Berlusconi, 1980’de genelde İtalyan devlet televizyonu RAI’de yayınlanan bir futbol turnuvası olan “Mundialito”nun yayın haklarını satın alarak ve buna reklamlar katarak, İtalyan medyasında ve televizyonunda değişimin önünü açtı.

Medya sektöründeki büyümesini 1975’te temellerini attığı Fininvest şirketi üzerinden sürdüren Berlusconi, sadece İtalya’da değil, 1986’da Fransa’da “La Cinq”, 1987’de Almanya’da “Tele 5” ve 1990’da İspanya’da Telecinco gibi kanalları bünyesine kattı. Berlusconi, böylece medya patronuna dönüştü.

1986’da Milan’ı satın alarak futbol kulübü başkanı oldu
Medyadaki bu büyümesi ve özel sektörün yayıncılıkta etkisinin artması sırasında zaman zaman yargı kararlarıyla mücadele etmek zorunda kalan Berlusconi, 20 Şubat 1986’da İtalya Birinci Futbol Ligi’nin (Serie A) büyük takımlarından Milan’ı satın alarak futbol dünyasına girdi.

Berlusconi öncesinde futbolda iyi günler geçirmeyen Milan, ünlü medya patronunun yatırımlarıyla hızla büyüdü.

Berlusconi’nin 2017 yılında sattığı Milan, 31 yılda aralarında 8 İtalya Serie A şampiyonluğu, 1 İtalya Kupası, 7 İtalya Süper Kupası, 5 UEFA Şampiyonlar Ligi, 1 FIFA Dünya Kulüpleri Şampiyonluğu da olmak üzere toplamda 29 kupa kazandı.

Silvio Berlusconi, Milan’ı 2017 yılında Çin merkezli bir şirkete sattı ancak futboldan çok uzak kalamadı. Ünlü isim, 2018 yılında Milano yakınlarındaki Monza’nın AC Monza takımını satın aldı.

Berlusconi, takımı aldığında İtalya Üçüncü Futbol Ligi’nde (Serie C) mücadele eden Monza, 2019-2020 sezonunda önce Serie B’ye yükselirken, burada 2 sezon mücadele ettikten sonra 2021-2022 sezonundaki başarısıyla 2022-2023 sezonunda Serie A’da mücadele etmeye hak kazandı.

İtalya’da 1990’ların başında siyasi yolsuzlukların “Temiz Eller” soruşturmasıyla ortaya çıkması İtalyan siyasetini ciddi şekilde sarstı.

Yolsuzluklara karıştığı belirlenen pek çok politikacı siyasetten bir şekilde çekilmek durumunda kalırken, köklü siyasi partiler de yoluna devam edemedi ve kimilerine göre bu durum, İtalya’da “birinci cumhuriyet” olarak anılan dönemin son bulmasına yol açtı.

1994’te bu durumu değerlendiren dönemin medya patronu ve Milan kulübü başkanı Berlusconi, “İtalya sevdiğim ülke. Burada köklerim, umutlarım ve ufkum var. Sahaya inmeye ve kamu işleriyle ilgilenmeye karar verdim çünkü olgunlaşmamış partiler ve siyasi ve ekonomik olarak iflas etmiş bir geçmişle iç içe olan kişiler tarafından yönetilen liberal olmayan bir ülkede yaşamak istemiyorum.” ifadeleriyle politikaya girdiğini duyurdu.

“Forza Italia” partisiyle siyasete giren Berlusconi, 1994-1995’te 1. Berlusconi Hükümetini kurdu, bu hükümetin ömrü 8 ay sürdü.

2001 yılında 2. Berlusconi Hükümetini kuran ünlü lider, 3 yıl 10 ay kadar görevde kalarak, 1946 yılından bu yana cumhuriyetle yönetilen İtalya’nın en uzun süreli hükümetine başkanlık etti.

2005-2006 döneminde 3. kez hükümeti kuran Berlusconi, 2006’daki erken seçimlerde kıl payı merkez sola kaybettiği iktidarı 2008’deki erken seçimlerle geri aldı ve 4. Berlusconi Hükümetini kurdu.

Berlusconi’nin bu hükümeti ise Mayıs 2008’den Kasım 2011’e kadar görevde kaldı. Bu süre zarfında ünlü liderin adının karıştığı bazı vergi usulsüzlükleri, yolsuzluk dosyaları ve “Bunga Bunga” adıyla bilinen ve fuhuş yapıldığı iddia edilen partileri, hükümetinin hem İtalya içinde hem de Avrupa içinde sarsılmasına yol açtı.

Söz konusu iddiaların yıprattığı 4. Berlusconi Hükümeti, Kasım 2011’de parlamentoda bir oylamada çoğunluğunu kaybederek istifa etmek zorunda kaldı.

“İtalya’da son 30 yıllık dönemde en uzun süre başbakanlık yapan isim” olan Berlusconi, toplamda 3 bin 339 gün bu koltukta kaldı.

Berlusconi’nin başbakanlık süreci farklı iddialar, suçlamalar ve skandallarla da anılan dönemler oldu.

Bunlardan en çok yankı bulanı ise 2010 yılında Arcore’daki villasında düzenlediği “Bunga Bunga” partileri nedeniyle daha sonra “reşit olmayan biriyle para karşılığı cinsel ilişkiye girmek” ve “görevi kötüye kullanmak” suçlamalarının yöneltildiği iddialar oldu.

Berlusconi, uzun yıllar bu suçlardan yargılanırken, “şık akşam yemekleri” olarak tanımladığı “Bunga Bunga” partileriyle ilgili açılan çok sayıda davadan beraat etti.

Buna karşın 2013’te vergi kaçırdığına hükmedilen bir davada aldığı mahkumiyet nedeniyle Senato’dan ihraç edilen ve 6 yıl siyaset yasağı getirilen Forza Italia lideri Berlusconi, kendisi de 77 yaşındayken aldığı sosyal hizmet cezası nedeniyle birkaç ay boyunca Milano yakınlarındaki bir yaşlı bakımevinde yaşlılara yardım etti.

Hakkındaki siyaset yasağının sona ermesiyle ilk olarak 2019’daki Avrupa Parlamentosu seçimlerinde Avrupa Parlamenteri seçilen Berlusconi, İtalya’da 2022 yılında yapılan erken genel seçimlere girerek, 9 yıl önce azledildiği Senato’ya yeniden seçilmişti.

Senatör Berlusconi, lideri olduğu Forza Italia partisiyle Giorgia Meloni liderliğindeki sağ koalisyon iktidarında yer alarak, partisini 2011’den sonra yeniden iktidara taşımıştı.

Hayatını kaybedene dek partisinin liderliğini sürdüren Berlusconi, son dönemde Ukrayna-Rusya savaşına yönelik çıkışlarıyla gündem oluyordu.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yakın dostluğu bilinen ve Avrupa içinde de zaman zaman Rusya yanlısı olmakla eleştirilen Berlusconi, geçen ekim ayında basına yansıyan bir ses kaydında “Rusya’nın savaşa itildiğini” öne sürmüş ve tepki çekmişti.

Berlusconi, geçen şubat ayında da “(Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy) Donbas’ın iki özerk cumhuriyetine saldırmayı kesseydi, bu onun için yeterli olurdu. Bu olmadı. Bu nedenle, bu beyefendinin davranışını son derece olumsuz buluyorum. Barışa ulaşmak için Amerikan Başkanı, Zelenskiy’i aramalı ve ona savaşın bitiminden sonra Ukrayna’yı yeniden inşa için Marshall planı gibi bir plan sunmalı ve ona ateşkes ilan etmesini söylemeli.” ifadelerini kullanmıştı.

İtalya’da medya ve siyaseti dönüştüren kişi olarak anılan Silvio Berlusconi, 12 Haziran 2023’te Milano’da 86 yaşında yaşamını yitirdi.

Mark Rutte Silvio Berlusconi için başsağlığı diledi
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

N'haber ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!