Kış mevsimiyle birlikte kapalı ve kalabalık ortamlarda vakit geçirilmesi ile virüs ve bakterilerin yayılma hızı artıyor. Hastalığa yol açan bakterilerden biri de halk arasında Beta olarak bilinen Streptokok enfeksiyonları. En çok çocukları etkileyen bu bakteri tedavi edilmemesi ve önlem alınmaması halinde ciddi sorunlara yol açabiliyor. Strep A bakterisi İngiltere’de art arda pek çok çocuğun hayatını kaybetmesi ile bu dönemde sağlık konusunda önemli gündem maddelerinden birini oluşturuyor.
Çocuk Hastalıkları Uzmanı Uz. Dr. Serap Sapmaz, son zamanlarda dünya üzerinde yaygın olarak görülen “Strep A” olarak bilinen “Grup A Streptokok” bakterisi hakkında bilgi verdi.
Strep A Bakterisinin yol açtığı hastalıklar
GAS kısaltmasıyla da bilinen Grup A streptokok, genellikle boğazda ve ciltte bulunan bir bakteri türüdür. Grup A streptokok enfeksiyonları genellikle tonsilit olarak da bilinen boğaz ağrısına ve bademcik enfeksiyonuna neden olur. Bu bakteri türü, kızıl olarak bilinen hastalığa, impetigo ve selülit gibi cilt enfeksiyonlarına yol açabilir. Nadir durumlarda bakteri, invaziv grup A streptokok hastalığı (iGAS) olarak bilinen ciddi, yaşamı tehdit eden bir nejrotizan fasiit ve toksik şok sendromu tablolarına da sebebiyet verebilir. Bazı bireylerde A grubu streptokok enfeksiyonu kalbe (romatizmal ateş olarak bilinen bir durum) veya böbreklere (glomerülonefrit olarak bilinir) zarar verebilecek ciddi komplikasyonlara yol açabilir. Streptokok A, halk arasında da beta olarak bilinir.
Streptokok bakterisi kimleri daha fazla tehdit ediyor
A grubu streptokok bakterisi her insanda hastalığa sebep olabilir, ancak en fazla risk altında olan kişiler şöyle sıralanmaktadır:
- – 15 yaşa kadar olan dönemdeki çocuklar
- – 65 yaş üstü bireyler
- – Bağışıklık sistemi zayıf olanlar
- – Kronik hastalığı bulunanlar
- – Hijyen kurallarına dikkat etmeyenler
Bu enfeksiyon, özellikle çocuklarda boğaz ağrı, yutma güçlüğü, bademcik iltihabı yani tonsilit denilen durum, kızıl hastalığı, selülit, impetigo denilen cilt hastalıkları, zatürre, böbrek iltihapları, kalp romatizması, akut romatizmal ateş ve toksik şok sendromuna neden olabilmektedir. Bu nedenle boğaz ağrısı olan çocuklarda mutlaka boğaz kültürü almak önemlidir. Üst solunum yolu enfeksiyonlarının çoğu virüs kaynaklıdır. İstirahat ve bol sıvı alımı önerilir.
Streptokok A’nın belirtileri şöyle sıralanabilir:
- – Boğaz ağrısı
- – Ateş
- – Ciltte kızıl benzeri döküntülerin olması
- – Boğazda beyaz iltihaplı görünüm
- – Lenf bezlerinde büyüme
- – Damakta oluşan kırmızı noktalar
- – Halsizlik, yorgunluk
- – Kas ağrıları
- – Baş ağrısı
Boğazda beyaz iltihaplı yaraların çıkması, boyunda lenf bezlerinin büyümesi, damakta peteşi denilen kırmızı noktaların çıkması bu hastalıkta daha fazla görülmektedir.
Boğaz ağrısı ve ateş şikayetiyle başvuran hastalardan “hızlı strep A testi” ile beraber boğaz kültürü alınmalıdır. Eğer hızlı Strep A testi pozitif çıkarsa hemen antibiyotik tedavisine başlanmaktadır. Eğer testin sonucu negatif gelirse yüzde 25 oranında boğaz kültüründe üreme olabilmektedir. Bu nedenle boğaz kültürü sonucunun takip edilmesi çok önemlidir. Test sonucunda “Boğaz kültüründe A grubu streptokok (beta) üredi” ibaresi varsa vakit kaybedilmeden antibiyotik tedavisine başlanmaktadır.
Erken dönemde tedavi önem taşıyor
Hastalığın belirtilerinin başlamasıyla birlikte 9 gün içerisinde tedavi edilmesi gerekmektedir. Diğer boğaz enfeksiyonlarının hiçbir türünde antibiyotik kullanılması gerekmez ancak Beta’da tedavinin amacı kalp romatizması, böbrek iltihabı gibi komplikasyonları önlemektir. Tedavilerde (alerji olmaması durumunda) tek doz penisilin iğnesi yapılabildiği gibi ağızdan antibiyotiklerin de 10 gün, 20 doz kadar kullanılması gerekir.
Korunma önerilerini dikkate alın
Streptokok A grubu bulaşabilir. Bu nedenle bulaşı önlemek adına hasta kişilerle sarılmak, tokalaşmak, ortak havlu kullanmak, ortak kaşık kullanmak gibi durumlardan kaçınılmalıdır. Kişisel hijyen tedbirlerine çok dikkat edilmelidir. Antibiyotik tedavisi başlandıktan 24-48 saat sonra bulaştırıcılık sonlanmaktadır. Tedavi almayan kişiler 2-3 haftaya kadar enfeksiyonu bulaştırabilmektedirler. Üst solunum yolları enfeksiyonlarının çoğu virüs kaynaklıdır. İstirahat ve bol sıvı alımı önerilir.