Dark Kitap, ünlü yazar ve organizatör Sami Dündar’ın kurduğu sıra dışı bir yayınevi olarak çok özel ve seçkin eserler yayınlıyor. Yayınevinin iki eseri ve iki yazarını Türkiye’de artık tanımayan yok gibi… Çünkü o iki isim kaleme aldıkları duygularla yüzbinlerce insanın ortak acısını milyonlarca yüreğe hissettirmeyi başardı. O kitaplardan biri yayınevinin ilk eserlerinden; adı ‘Her Şeyin Bittiği Yerden’ ve yazarı Sami Dündar. Diğeri ise yayınevinin son eserlerinden; adı ‘Bugün Beni Mazur Görün Dostlar’ ve yazarı Yavuz Nufel.
Dark Kitap, ünlü yazar ve organizatör Sami Dündar‘ın kurduğu sıra dışı bir yayınevi olarak çok özel ve seçkin eserler yayınlıyor. Dark Kitap yayınevinin yayınlamaya karar verdiği son eser ünlü şair Yavuz Nufel‘in “Bugün Beni Mazur Görün Dostlar!” adlı kitabı oldu. Anı ve şiirlerden oluşan kitap sayesinde aynı yayınevinde buluşan bu iki ünlünün geçmişte hayatlarını değiştiren ortak bir olay vardı: 17 Ağustos 1999 depremi. Her iki ünlü de o depremden mucizevi şekilde kurtulmuş ve yaşadıkları dehşeti kaleme aldıkları eserlerle milyonlarca insanın yüreğini titretmişlerdi.
“Her Şeyin Bittiği Yerden” depremde öldü sanılarak ceset torbasına konan bir yazara ait kitap
Türkiye’de pek çok insan, resmi rakamlara göre 17 bin kişinin hayatını kaybettiği 17 Ağustos 1999’daki Gölcük depreminden sonra tanıdı Sami Dündar’ı. Gölcük Donanma Komutanlığındaki bir devir teslim töreni organizasyonu için orada bulunduğu sırada deprem olmuş ve altından fay hattı geçen Gölcük Orduevinin enkazı altında tam yirmi yedi saat kurtarılmayı beklemişti. Enkazdan çıkarıldıktan sonra öldü sanılarak ceset torbasına konmuş, neden sonra yaşadığı anlaşılmış ve hastaneye yetiştirilmişti. Uzun, zor, acılı tedavi dönemini hem güçlü ve kararlı kişiliği hem de doktorlarının yoğun çabası sayesinde atlatan Sami Dündar, akabinde depremde yaşadıklarını ve hayata geri dönüş mücadelesini ‘Her Şeyin Bittiği Yerden’ adıyla kaleme almıştı. Kitabın arka kapak yazısı şu şekildeydi:
“Yapımcı ve Organizatör Sami Dündar, 16 Ağustos 1999’da “Gölcük Donanma Komutanlığı Devir Teslim Töreni” organizasyonunu tamamladıktan sonra, konakladığı Orduevi, gece 03.02 sırasında fay hattının içine gömülünce “27 saat göçük altında kalarak can çekişti!” Göçükten çıkarıldığında ise “öldü sanılıp ceset torbasına konuldu.” Kaldırıldığı hastanenin morgunda gömülme sırası beklerken tesadüfen yaşadığı anlaşılınca, ailesi ve dostlarının yardımıyla İstanbul’a getirildi. Uzun süren yoğun bakım döneminde bile direnmekten vazgeçmedi ve “iki kez daha ölümü yendi.” Sami Dündar ‘yaşama hakkı’nı kullanmakta kararlıydı. Amansız acılar içindeydi. Böbrekleri iflas etmiş, belden aşağısı neredeyse kullanılamaz durumdaydı. Ölüm kaçınılmaz görünüyordu. Hayatta kalması çok az bir ihtimal de olsa artık yürüyemeyecekti… Hiç değilse böbrekleri çalışsın diye herkes onun için dua ediyordu. Böbrekleri kısmen de olsa çalışmaya başladığı an o günün “geri kalan hayatının ilk günü” olduğunu anlamıştı. “Yürüyemez” raporuyla taburcu edildikten “üç ay sonra” bastonları ile doludizgin yaşama katıldı…”
Yeniden doğan ve ikinci hayatına başlayan Sami Dündar’ın kitabı aynı adla filme de çekildi.. O filmde aynı depremden mucizevi şekilde kurtulan bir şairin şiirinden mısralar da yer almıştı. Ve o şiirin yer aldığı kitap da Her Şeyin Bittiği Yerden gibi Dark Kitap Yayınevinden neşredildi. Yayınevi Şair Yavuz Nufel’in eserini “Bugün Beni Mazur Görün Dostlar!” başlığı ile yayınlamayı uygun görmüş ve depremin hayatlarını değiştirdiği iki ünlü kalemi aynı yayıncının çatısı altında buluşturmuştu.
“Bugün Beni Mazur Görün Dostlar!” aynı depremden mucizevi şekilde kurtulan gazeteci tarafından kaleme alındı.
Yavuz Nufel her ne kadar mesleği gereği Hollanda’da hemen her Türk ve Türkiye’de pek çok insan tarafından tanıyor olsa da 17 Ağustos 1999’da yaşadığı deprem macerasından sonra kaleme aldığı şiirlerle onu da Türkiye’de tanımayan kalmadı…
16 Ağustos’ta içine doğan ani bir hisle ailesinin pek gönlü olmasa da deprem bölgesinde konakladığı yeren ayrılma kararı almış ve apar topar Kocaeli’ni terk etmişti. Yavuz Nufel, o gece aldığı deprem haberi üzerine şaşkınlık içinde kalmış ve ertesi sabah deprem bölgesine dönerek gördüğü manzaralardan dehşete kapılmıştı. Apar – topar ayrılmaya karar verdiği bina tamamı ile çökmüş ve yere yapışmış bir beton levhaya dönüşmüştü.
İşte o esnada babasının başında gördüğü çocuk için; onlarca dile çevrilen, binlerce WEB sitesinde yayınlanan ” Enkaz Altında” adlı şiiri yazmıştı.
Bugün Beni Mazur Görün Dostlar’da şiirler ve anılar yer alıyor….
Bu iki ismi buluşturan yayınevi Sami Dündar tarafından kurulan “Fantastik, Gizem, Polisiye, Psikolojik Gerilim, Korku, Mitoloji, Bilimkurgu alanlarında bir araya gelen; yazar, çizer, sinemacı, müzisyenlerden oluşan oldukça büyük bir topluluğu bünyesinde barındıran, Türkiye’nin yakın gelecekte gurur duyacağı bir dünya markası olma vizyonuyla kurulmuş entegre bir entertainmet oluşum.
Yayınevinin Yavuz Nufel imzalı son eseri “Bugün Beni Mazur Görün Dostlar!” birkaç açıdan çok önemli bir kitap. Bir ayağı Türkiye’de bir ayağı Hollanda’da yaşam süren ve her iki ülkenin birbiriyle ilişkisini geliştirme yolunda yoğun çaba sarf eden bir insanın iç dünyasını ve yaşadıklarını buluyorsunuz bu eserde…
Eser’de Yavuz Nufel’in adını Türk Edebiyatı’nın ünlü şairleri arasında altın harflerle kazdıran ve ünlü şairleri dahi hayran bırakan şiirlerinin yanı sıra yeni eserleri de yer alıyor. Eser aynı zamanda Yavuz Nufel’in bir gazeteci ve insan olarak yaşadığı yürekleri titreten anılarında da yer veriyor.
İşte kitapta yer alan ve sözcüklere hakimiyeti gücünü gösteren o şiirlerinden biri:
Az/MAN
Oğluma göre
Cüce,
az/man
az’ı Türkçe
Man’ı İngilizce
çocuk dilinde
çocukluk işte…
kimine göre
Şiir’in az/manıyım
kimine göre ise uzmanı
ama bilirim şiirin hasını
her sabah
kabesine Şiir’in
yola çıkan
topal karınca
ve başladığı yere dönen
akşam olunca
bir bilenle konuşunca
Fakat
cahil ile sohbete tutuşunca
Az/ararım
acımasız
duy/arsız
duydun mu
duy/arsız şair
duy/arsız şaire…
velev; ki
çıkardım boğazımdan
mütevazı
“HİÇ” yazan tasmayı
şair/ şaire geçinen
bir sürü çaylakları
katar önüme
kapatırım bu pazarı…
bilemem artık
hangi şair/ şaire
toplamak için vakit bulur
kalemini, defterini
tasını tarağını…
ne mangal yürekte közümüz
ne edebiyat pazarında
tükenecek sözümüz var
lebiderya
yüzecek kadar
su değildir balığa…
bu şiir
bu hiciv
sadece
şair/ şaire geçinenlere
değil elbet
anlayana
laf salatası
redif çorbası
un helvası
helva da
halva da
demesini bilmeli
geldiğinde yeri
sözün ustası…
unutma!
lafın zirvesi küfür
sözün zirvesi kelam der
bir büyük usta
bir başka usta
“sen çıkmadın
seni çıkardılar karşıma
…” der bir hususta
yağdı yağmur
çaktı şimşek
şimdi uyak lazım
rahatsız olmasın eşek
yerine acep ne desek!
işte öyle bir şey..
Yavuz Nufel
Mart 2024
Rotterdam
Yavuz Nufel’in “Bugün Beni Mazur Görün Dostlar’ adlı eserine bu linkten ulaşabilirsiniz
Not: Her iki eseri birden sipariş etmek için bu linki kullanabilirsiniz
Nhaber.nl
Ağzına yüreği e kalemine sağlık dokturmussun yine