Rusya-Ukrayna Savaşı’nın ardından en büyük doğal gaz tedarikçisi olan Rusya’dan gaz sevkiyatını tamamen sonlandırmak isteyen AB ülkeleri, kış gelmeden doğal gaz depolarını doldurmaya çalışıyor. Ancak uzmanlar geçen yıl yüksek gaz fiyatlarından muzdarip AB için kışın ılıman geçmesinin kritik öneme sahip olduğunu belirtiyor.
Avrupa gaz piyasaları, son aylarda aşırı sıcaklar, gaz tesislerindeki bakım ve Avustralya’daki büyük sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) tesislerinde devam eden grevler nedeniyle sürekli dalgalanma yaşıyor.
Kovid-19 salgınıyla baş gösteren arz-talep dengesizliği ve Rusya-Ukrayna Savaşı’nın tetiklediği arz endişeleriyle büyüyen enerji krizi, Rusya’nın, en büyük gaz tedarikçisi olduğu Avrupa’ya gaz ihracatını büyük ölçüde durdurmasıyla daha da derinleşti.
Enerji krizinin başından itibaren artan gaz fiyatları, savaşın ardından hızla yükselmeye devam etti ve Ağustos 2022, megavatsaat başı gaz fiyatının 300 avroyu aşarak rekor kırdığı tarih olarak kayıtlara geçti.
Kış döneminde büyük bir kesinti yaşanmaması, düşük seyreden sıcaklıklar ve AB’nin gaz talebini düşürmeye yönelik önlemleri sayesinde gaz fiyatları geriledi. Ağustos ayını megavatsaat başı 35 avrodan tamamlayan fiyatlar, eylülde 31 avroya kadar geriledi.
Avrupa’da derinliği en fazla olan Hollanda merkezli sanal doğal gaz ticaret noktası TTF’de, dün ekim vadeli kontratlarda fiyatlar megavatsaat başı 37,28 avrodan kapandı. Gün içinde 39,6 avroya çıkan fiyatlar, dünkü kapanışa göre yüzde 9,8 azalarak Türkiye saatiyle 09.36 itibarıyla megavatsaat başı 35,7 avrodan işlem gördü.
AB, Rusya’dan LNG almayı sürdürüyor
Rus petrol ve kömürüne ambargo uygularken doğal gazı bunun dışında tutan AB ülkeleri, tüm Rus fosil yakıt tedarikini 2027 itibarıyla sonlandırmayı taahhüt etti. Rus gazından doğan boşluğu ise LNG ithalatını yüzde 60 artırarak telafi etmeye çalıştı. AB ülkeleri, geçen yıl toplam LNG ithalatının yüzde 44’ünü ABD’den, yüzde 17’sini Rusya’dan ve yüzde 13’ünü Katar’dan yaptı.
Avrupa Birliği Komisyonu Enerjiden Sorumlu Üyesi Kadri Simson, durumdan duyulan rahatsızlığı dile getirerek tüm şirketleri ve üye devletleri üzerlerine düşeni yapmaya davet etti.
Polonya’nın başkenti Varşova’da düzenlenen Enerji Güvenliği Konferansı’nda konuşan Simson, geçen yıl kış öncesi yaşanan tedarik endişelerinin bu yıl olmadığına işaret ederek, Avrupa’nın durumunun şu anda kimsenin tahmin edemeyeceği kadar iyi olduğunu vurguladı.
Simson, Avrupa’da bir yıl önceki rekor gaz fiyatlarını hatırlatarak, “Piyasa oynaklığının ötesinde, sıcak yazları, soğuk kışları, planlanmamış nükleer kesintileri veya sınırlı hidroelektrik arzını da hesaba katmamız gerekir. Tüm bunlar Avrupa’da elektrik üretimi için daha fazla gaz kullanılmasına yol açabilir. Ancak şimdilik görünüm geçen yıla göre çok daha iyi ve istikrarlı.” dedi.
AB’nin gaz depoları dolu
Gas Infrastucture Europe verilerine göre, bugün itibarıyla AB ülkelerindeki doğal gaz depolarının doluluk oranı yüzde 94,24 seviyesinde bulunuyor.
Normal dönemlerde yılda yaklaşık 400 milyar metreküp doğal gaz tüketen AB ülkelerinde yaklaşık 113 milyar metreküp kadar doğal gaz depolama kapasitesi mevcut. Hali hazırda AB’nin depolarındaki gaz miktarı ise 109,8 milyar metreküp olarak belirlendi.
AB ülkeleri bu kışı atlatırsa her şey daha iyi olacak
Danışmanlık şirketi Methinks’in kıdemli ortağı John Roberts, AA muhabirine, kış aylarında gaz fiyatlarının doğal olarak artış trendine gireceğini ancak bu artışın nerelere kadar çıkacağının büyük ölçüde kışın şiddetine bağlı olacağını söyledi.
Roberts, kışın daha ılıman geçmesi durumunda stoklardaki gaz miktarı ve LNG olarak piyasaya sürülen gaz düşünüldüğünde AB piyasalarında fiyat artışlarının geçen yıla göre daha makul seviyelerde olacağını ifade etti.
Buna rağmen bu kışın kritik öneme sahip olduğunu Roberts, “Geçen yıl AB, gaz tedarikinin yarısını Rusya’dan karşıladı. Yeni ve yenilenen LNG projelerinin devreye girmesiyle arzda artış oldu. Talep de özellikle salgından henüz çıkmış Uzak Doğu ve Asya Pasifik ülkelerinde nispeten düşük kaldı. Bu yıl biraz daha farklı. Yeni yeni toparlanan Asya Pasifik ülkelerinde devreye alınan yeni LNG tesisi sayısı sınırlı kaldı. Geçen yıl, yılın ilk yarısında AB’nin gaz depolama tesislerinin çoğunu doldurmaya yeten Rus gazının büyük kısmı artık yok ve hepsinden önemlisi nasıl bir kış geçireceğimizi bilmiyoruz. Bu kritik bir kış ve eğer Avrupa bu kışı atlatırsa bundan sonra her şey daha iyi olacak. Oldukça zor, ama kesinlikle daha iyi olacak.” dedi.
Roberts, Türkiye ve Romanya’nın Karadeniz’de yürüttüğü doğal gaz projelerinin Avrupa’nın enerji güvenliği açısından artan önemine işaret ederek, söz konusu sahaların sağlayacakları gazın miktarından çok bölgede dengeli bir pazarın oluşmasını kolaylaştırması ve Rusya’nın rolünü azaltması açısından önemli olduğunu belirtti.
Artan LNG ticareti, fiyat ve arz güvenliği sıkıntısı yaratıyor
ABD Deniz Kuvvetleri Lisansüstü Okulundan Profesör Brenda Shaffer da Avrupa’da yaşanan “talep yıkımının” fiyatların daha fazla artışının önüne geçtiğini söyledi.
Shaffer, “Avrupa’daki enerji yoğun endüstrilerin çoğu ya yok oldu ya da ABD gibi enerji fiyatlarının daha ucuz olduğu yerlere taşındı. Dolayısıyla ekonomik faaliyetlerdeki düşüşe bağlı olarak gaz ve elektriğe olan talepte de düşüş yaşanıyor. Öte yandan, Asya’da LNG ithalatının önümüzdeki aylarda artması bekleniyor ve dolayısıyla bu talep artışı, Avrupa’ya gönderilecek kargoların da fiyatlarını artıracak.” diye konuştu.
Rusya-Ukrayna Savaşı’nın boru hattıyla gaz ticaretinde, özellikle de Avrupa açısından bir rönesansa yol açtığını ancak bunun bazı fiyat ve arz güvenliği sıkıntılarını da beraberinde getirdiğini belirten Shaffer, “Dünyanın en büyük gaz kaynağına bu kadar yakınken Avrupa’nın boru hattı gazından vazgeçip kendisini daha az güvenli ve daha yüksek maliyetli LNG’ye mecbur bırakmasının hiçbir anlamı yok.” ifadesini kullandı.
Sibel Morrow – AA