1. Haberler
  2. Haberler
  3. Aidiyet belgeselinin galasında kimlik ve anadilin önemi vurgulandı

Aidiyet belgeselinin galasında kimlik ve anadilin önemi vurgulandı

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

OBA konferans salonunda Tulip Enstitüsü’nün ev sahipliğinde düzenlenen gala gecesinde, 60 Yıllık birlikteliğin belgeseli Aidiyet (Verbondenheid) filminin ilk gösterimi gerçekleştirildi. Türk İş Gücünün temsilcisi iki ailenin çocuklarının, Hollanda ve Türkiye’de arasındaki öykülerinin konu edildiği belgeselde; göçmenlik, kimlik ve anadilin önemine dikkat çekilirken,  Türkçe eğitimi alan çocukların, eğitim ve kişisel gelişimlerinde çok daha büyük başarılar elde ettiği vurgulanıyor.

WhatsApp Gorsel 2024 12 02 saat 20.07.24 ac80bae1

 

Hollanda-Türkiye İşgücü Anlaşması’nın 60. yıldönümü vesilesiyle hazırlanan Aidiyet adlı belgeselin galası, 1 Aralık 2024 Pazar günü Amsterdam’da gerçekleştirildi.

Amsterdam Halk Kütüphanesi’nin (OBA) konferans salonunda, Tulip Enstitüsü’nün ev sahipliğinde düzenlenen etkinliğe çok sayıda Sivil Toplum Kuruluşunun temsilcisi, Türkiye’nin Lahey Büyükelçisi Selçuk Ünal, Amsterdam Başkonsolosu M. Burak Ersoy, Rotterdam Başkonsolosu Sevgi Kısacık, Deventer Başkonsolosu M. Hakan Cengiz’e ve Amsterdam Eğitim Ataşesi Anıl Yılmaz, Türk Hava Yolları Amsterdam Müdürü Şerafettin Ekici, Amsterdam Yunus Emre Enstitüsü Müdürü Adil Akaltun  ile  Türk ve Hollandalı davetliler katıldı. 

Yoğun ilgi gösterilen etkinlikte gösterimi yapılan  Aidiyet (Verbondenheid) Belgeseli göçmenlik, kimlik ve anadilin önemi konularına yaklaşımı ile davetilere duygusal anlar yaşattı.

Belgeselin Teması: Göçmenlik ve Kimlik

Aidiyet, Hollanda’ya 1964 İşgücü Anlaşması çerçevesinde göç eden birinci nesil Türk işçilerin ve onların çocuklarının hikayelerine odaklanıyor. Filmde, Zevenaar ve Beverwijk şehirlerinde yaşayan iki ailenin geçmişten bugüne uzanan yaşamları ele alınıyor.. Belgesel, hem göç sürecinin zorluklarını hem de Türkçe ve kültürel değerlerin korunmasının yeni nesiller üzerindeki etkilerini izleyiciye sunuyor.

 

Tulip Enstitüsü Başkanı Melek Yücel: Bu projeyi destekleyenlere teşekkür ediyorum

Belgesel hakkında “Bir çocuğun kendi anadilini öğrenememesi, eğitimde ve sosyal hayatta başarılı olmasını zorlaştırıyor. Bu nedenle anadil eğitimi, entegrasyonun temel bir parçası olmalı,” diyen Tulip Enstitüsü Başkanı Melek Yücel Hollanda-Türkiye İşgücü Anlaşması’nın 60. Yıl Dönümü vesilesiyle düzenlenen “Aidiyet” belgesel filminin galasında yaptığı konuşmada şunları söyledi:

Açılış konuşmasında sözlerine “Sayın misafirler, tekrar hoş geldiniz. Katılımınızdan dolayı her birinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Bu galada sizlere bir şeyler anlatmak istedik. Belgeselimizi Tulip Enstitüsü öğrencilerimizin perspektifinden anlatmaya çalıştık. Bu bağlamda belgeselimizde iki öğrencimizin ailelerinin Hollanda’ya göç süreçlerini, hayatlarının nasıl şekillendiğini ve bugün Türkçe’nin hala ne kadar konuşulduğunu ele aldık” diyerek başlayan Tulip Enstitüsü Başkanı Melek Yücel şunları söyledi:  ‘Verbondenheid’ adını verdiğimiz belgesel, 50 yılı aşkın süredir Zevenaar ve Beverwijk’te yaşayan İlhan ve Doruk ailelerimizin hikayesini aktarıyor. Bu arka plan bilgisiyle belgeselimizi izlemenizi umuyoruz. Bu projeye katkı sağlayan herkese teşekkür etmek istiyorum. Çekimler sırasında hikayelerini bizimle paylaşan tüm katılımcılara ve özellikle bu güzel yapımı titizlikle gerçekleştiren Nisa Ceylan’a ayrıca şükranlarımı sunuyorum.  Amsterdam Halk Kütüphanesi’ne ve etkinlik mekanını bizimle paylaşan tüm ortaklarımıza da teşekkür ederiz. Bu özel etkinlik için bu güzel alanı bize tahsis ettikleri için müteşekkiriz. Ayrıca bu projeyi destekleyen sponsorlarımıza, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı’na da özel teşekkürlerimi sunuyorum. Hollanda’da Türkçe’nin yaşatılmasına yönelik her zaman yanımızda olan desteklerinden dolayı kendilerine minnettarız. Türkiye’nin Lahey Büyükelçisi Sayın Selçuk Ünal’a, Amsterdam Başkonsolosu Sayın M M.Burak Ersoy’a, Rotterdam Başkonsolosu Sayın Sevgi Kısacık’a, Deventer Başkonsolosu M.Hakan Cengiz’e ve Amsterdam Eğitim Ataşesi Sayın Anıl Yılmaz ’a en içten teşekkürlerimi iletmek istiyorum. Ayrıca panel konuşmasına katılan tüm değerli konuşmacıları konuşmacıları : Belgesel Yönetmeni Sn. Nisa Zühre Ceylan Utrecht Üniversitesi Öğretim Üyesi Sn. Dr. Semiha Bekir Utrecht Üniversitesi Öğretim Üyesi Sn. Dr. Zehra Çolak, Utrecht Üniversitesi Öğretim Üyesi Sn. Dr. Onur Şahin, ve değerli fotoğraf koleksiyonunu bizimle paylaşan Sayın Ebru Aydın’ teşekkür ediyorum. En önemlisi, Tulip Enstitüsü’nün Türkçe kurslarını Hollanda’da erişilebilir hale getiren tüm öğretmenlerimizle gurur duyuyorum. Türkçe’nin Hollanda’da konuşulması ve yaşatılması için bize verdikleri destekten dolayı sponsorlarımıza da şükranlarımı sunuyorum. Belgeselimizi izlerken, bu günün bize Türk-Hollanda toplumu arasındaki değişimler, kültürel zenginliklerimiz ve ortak geçmişimiz hakkında önemli bir bakış açısı sunmasını umuyorum. Göç, kimlik ve aidiyet üzerine düşünmek, birlikte nasıl daha güçlü bir toplum inşa edebileceğimizi keşfetmek için değerli bir fırsat sunuyor. Bir kez daha katılımınız için teşekkür ediyorum ve belgesel gösteriminden keyif almanızı diliyorum.”

Yurtdışı Vatandaşlar Daire Başkanı Fatih Nişancı ise yaptığı konuşmada şunlara yer verdi

“Hollanda’daki kültürel zenginliğin meydana gelmesinde ve sürdürülmesinde Türk Toplumu önemli bir rol oynuyor. Tam 60 yıldan bu yana Hollanda’ya ekonomik, sosyal, kültürel ve siyasal olarak önemli katkılar yaparak 4. nesline ulaşan Hollanda Türk Toplumu; bugün ülkenin vazgeçilmez ve asli bir unsuru haline gelmiş durumda. Bu zenginliğe Hollanda’da katkı sağlayan kurumlardan biri de Tulip Enstitüsü’dür. Tulip Enstitüsü’ne Hollanda’da doğup büyüyen yeni nesil Türk kökenlilerin ana dillerini korumaları ve kültürel zenginliklerini muhafaza etmeleri noktasında yaptıkları çalışmalardan dolayı teşekkür ederiz. Günümüzde Hollanda’da doğup büyüyen çocuklarımızın kimlikleri, çok dilli ve çok kültürlü ortamların etkisi altında şekillenmektedir. Onlar bu süreçte hem Türkçe ve Türk kültürünü, hem de Hollanda’nın dilsel ve kültürel kaynakları olmak üzere iki ana damardan beslenerek kendilerine has bir kültürel kimlik inşa etmektedir. Böyle bir kültürel olgunluğa erişen gençlerimiz, doğup büyüdükleri ülke ile Türkiye arasında birer köprü olmakta ve her iki ülkenin geleceğine katkı sağlamaktadır. İlk nesilden dördüncü kuşağa kadar kimliğini ve kültürünü muhafaza eden; Hollanda’ya ve Türkiye’ye önemli değerler kazandıran; iki ülke arasındaki ilişkilere her düzeyde katkı sağlayan Hollanda Türk Toplumuna bu vesileyle teşekkür ediyorum.

Selçuk Ünal: Türk varlığı bakımından çok önemli bir etkinlikte olmaktan memnunum

Türkiye’nin Lahey Büyükelçisi Selçuk Ünal da konuşmasında Türk toplumunun Hollanda’daki başarılarına vurgu yaparak, anadilin ve kültürel kimliğin korunmasının önemine dikkat çekti ve  konuşmasına şöyle devam devam etti Tulip Enstitüsü Başkanı Melek Yücel,  Enstitü’nün öğretmenleri ve çalışanları, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı Temsilcileri, STK Başkanları ve temsilcileri,  Hollanda Türk toplumundan temsilciler, Hollanda’daki Türk varlığı bakımından çok önemli bir etkinlikte sizlerle beraber olmaktan memnuniyet duyuyorum. “Aidiyet” belgeseli, 19 Ağustos 1964 tarihinde Türkiye ile Hollanda arasında imzalanan İşgücü Anlaşması çerçevesinde Hollanda’ya gelmeye başlayan göçmen işçilerimizden iki ailenin hikayesi üzerine kuruludur. Bu iki ailenin örneğinde olduğu gibi, işçilerimizin Avrupa’ya gelişi ve gittikleri ülkeleri evlerinden uzak evleri haline getirmeleri hikayelerinde birçok ortak nokta bulunuyor. 60 yıl önce başlayan göç sürecinde, birinci nesil işçilerimiz geçici olarak geldikleri Hollanda’da bu ülkenin ekonomik ve sınai kalkınmasında büyük bir rol oynamıştır. Hollanda’ya sağladıkları katma değer ile bu ülkenin bir parçası olmuştur. Kimsenin çalışmak istemediği en tehlikeli ve zor işlerde görev alan vatandaşlarımız helal alın terleriyle Hollanda Türk toplumunun çekirdeğini oluşturmuştur. O ilk işçilerimizin ikinci, üçüncü ve hatta bugün artık dördüncü nesil çocukları ve torunları, işçi olarak Hollanda’ya gelen ailelerinin çabaları üzerine birçok başarı inşa etmiştir. İşçi iken işveren olmuştur. Türk toplumunu bugün sadece ekonomi ve ticaret dünyasında değil, siyasette, eğitimde, kültürde, sanatta, sporda; kısacası gündelik hayatın her alanında görebiliyoruz. Kendilerini, gerçekleştirdikleri başarılı entegrasyon sonucunda etkin Hollanda vatandaşları olarak görmek bizi sadece gurur veriyor.” dedi.

Büyükelçi Ünal sözlerini  “Kıymetli konuklar, “Bugün burada sergilenen Aidiyet belgeseli, göçmenlik ve entegrasyon sürecinin aynı zamanda kültürel değerlerin korunarak başarılabileceğinin bir göstergesidir. Bu süreçte, Tulip Enstitüsü gibi kuruluşlarımıza çok büyük görev düşüyor.” şeklinde noktaladı.

Panelde Göç ve Kültür Konuşuldu

Belgesel gösteriminin ardından düzenlenen panelde, Utrecht Üniversitesi öğretim üyeleri Dr. Semiha Bekir, Dr. Zehra Çolak ve Dr. Onur Şahin, Belgesel Yönetmeni Nisa Zühre Ceylan ve Fotoğraf Sanatçısı Ebru Aydın konuşmacı olarak yer aldı. Panelde göçmenlik sürecinin kültürel zenginliklere etkisi, Türkçe eğitimin Hollanda’daki yeni nesiller üzerindeki rolü ve kimlik inşasının önemi anlatıldı.

Gala Resepsiyon İle Son Buldu

Program, fuaye alanında düzenlenen resepsiyon ile sona erdi. Katılımcılar, belgeselin Türk toplumu üzerindeki etkilerini değerlendirme ve gelecekteki projeler için fikir alışverişinde bulunma fırsatı buldu.

Aidiyet, Hollanda’daki Türk toplumunun tarihini ve kimliğini derinlemesine ele alarak, göçün sadece bir toplumsal hareket olmadığını, aynı zamanda kültürel bir kazanım olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi

.
Sedat Tapan – nhaber.nl
Muhabir, journalist ,
0031616080987
Sedat.tapan@outlook.com

Aidiyet belgeselinin galasında kimlik ve anadilin önemi vurgulandı
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir