Yapılan araştırmalar kanserdeki artışın devam edeceğini, 2040 yılında 27,5 milyon yeni kanser hastası olacağını ve 16,3 milyon kişinin kanser nedeniyle hayatını kaybedeceğini gösteriyor. Bu nedenle kanserden sakınmak için sağlıklı beslenmek ve sağlıklı yaşamak şart. Ve kanserin erken teşhisle engellenebildiğini unutmamak ve belirtilere dikkat etmek de gerekiyor.
Kanser belirtileri:
- Uzun süren geçmeyen öksürük, nefes darlığı,
- Bağırsak alışkanlığında değişiklik, uzun süren kabızlık ya da geçmeyen ishal,
- Kanlı balgam,
- Büyük tuvalette kan görmek, kanlı kusma,
- İdrarda kan görmek,
- Kanlı ve geçmeyen vajinal akıntı, menopozdaki kadınlarda kanama,
- Memede sertlik ve kitle ele gelmesi, lenf bezlerinde şişlik, büyüme,
- Vücutta aniden ortaya çıkan sertlik ve kitleler, karın şişliği,
- Derideki benlerde kanama, renk ve şekil değişikliği, büyüme,
- Açıklanamayan kilo kaybı, geçmeyen yüksek ateş, aşırı gece terlemesi, halsizlik,
- Ciltte ve gözlerde sararma gibi şikayetleri olanlar doktora başvurmalı.
Anadolu Sağlık Merkezi Medikal Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Yeşim Yıldırım, “Erkeklerde en sık akciğer, prostat, kalın bağırsak, mide ve karaciğer kanseri görülürken; kadınlarda meme, kalın bağırsak, akciğer, rahim ağzı ve tiroit kanserlerine daha sık rastlanıyor. Kanser vakalarının üçte biri farkındalık ve erken teşhisle önlenebiliyor, diğer üçte biri ise erken tanı ve uygun tedavi ile tamamen iyileşebiliyor. Tarama programları, farkındalığın arttırılması, virüslerin neden olduğu bazı kanserlere karşı koruyucu aşılama, çevresel etkenlerin azaltılması, genetik risk faktörleri bulunanlarda çeşitli önleyici önlemler alınması, erken tanı ve tedavi ile milyonlarca hayat kurtarılabilir” açıklamasında bulundu.
Bütün dünyada en sık tanı konulan kanserin meme kanseri olduğunu, bunu akciğer kanseri, kalın bağırsak kanseri ve prostat kanserinin izlediğini paylaşan Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Yeşim Yıldırım, “Kanser, genlerimizde oluşan ve ‘mutasyon’ denen değişiklikler sonrası normal hücrelerin değişmesi, kontrolsüz çoğalması sonucu oluşan bir hastalık. Tüm kanserlerin yüzde 5-10’u kalıtımsaldır, ailesel geçiş gösterir. Bu grupta kanser yapıcı genler bir nesilden diğerine genetik olarak aktarılabiliyor. Örneğin birinci ve ikinci derece yakınlarınızda meme veya yumurtalık kanseri varsa detaylı genetik testlerinizin yapılması gerekir. Ailede kalın bağırsak ve rahim kanseri olan bireyler varsa kalıtımsal kanser riskinizi belirlemek için genetik danışmanlık almanızı tavsiye ederiz” dedi.
Tarama testleri kansere bağlı ölüm oranını azaltıyor
Herhangi bir şikâyeti bulunmayan sağlıklı bireylerde kanserin erken teşhisi için yapılan testlere tarama testleri denildiğini söyleyen Medikal Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Yeşim Yıldırım, “Meme kanseri, kalın bağırsak kanseri, akciğer kanseri ve rahim ağzı kanseri için önerilen tarama testleri, kanserin erken teşhisini sağlayarak kansere bağlı ölüm oranını azaltmaktadır. Kadınlara meme kanseri için 40-44 yaş arası bazal bir mamografi yapılarak başlanabilir. 45-55 yaş arasında ise her yıl düzenli mamografi önerilir. 55 yaşından sonra da 2 yılda bir mamografi ile taramalara devam edilebilir” diye konuştu.
Tedavisini tamamlamış kanser hastalarında tekrardan kansere yakalanmamak için öneriler:
- Sigara kullanmayın.
- Sağlıklı beslenin:
- Kızartmalar, doymuş yağlar, asitli ve şekerli içecekler, işlenmiş gıdalar, işlenmiş et ürünleri yemeyin.
- Taze sebze ve meyvelerin farklı farklı çeşitlerinden tüketin, tek tip beslenmeyin.
- Tam tahıldan yapılmış gıdaları tercih edin.
- Et yemeyi sınırlayın. (Haftada 2-3)
- Egzersiz yapın: Düzenli egzersiz hem fiziksel hem ruhsal sağlık için oldukça önemlidir.
- Daha az oturun, daha çok hareket edin.
- Her gün en az 30-45 dakika yürüyüş gibi hafif egzersizler ya da haftada 2 kez 60-75 dakika yoğun egzersizler yapmaya özen gösterin.
- İdeal kilonuzu koruyun, kilo almışsanız beslenme kontrolü ve egzersizle kilo kontrolü sağlayama çalışın.