Karın altında, enkazların altında bir damla suya muhtacız.
Sen bir damla su değil bir akarsu oldun..
Neredesin sen, türküsü feryadın oldu.
Sesinin tınısı bütün olanları anlatmaya yetti anlatacak daha başka bir şey yok.
Kelimeler yok.
Müziğin içine sığıyor da çekilen acıları müzik barındırıyor da kelimeler yetmiyor sözcükler tamamlamıyor ifade etmiyor edemiyor…
Teşekkürler Karsu…
Kafatası anlayışının son bulmaya başladığına korkunç bir olayı izlerken şahit oluyoruz.
İnsan olmayı insan olabilmeyi bir dram eşliğinde görüyoruz.
Çırpınıyoruz kuşlar gibi …
Her yazımda eleştirdiğim devletlerin asıl yüzünü bir kez daha görüyoruz.
Kapitalizmin hümanizm karşısında yıkılmak zorunda olacağını ispat ediyoruz.
İnsan olmanın kutsallığını zorla dayatılan anlayışlardan sıyırıp birlikte var etmeye çalışıyoruz.
Teşekkürler Karsu…
Teşekkürler Hollanda …
Teşekkürler Belçika..
Teşekkürler İspanya..
Teşekkürler Yunanistan ..
Dünyanın bütün ülkelerinde yaşayan bütün insanlara sonsuz teşekkürler…
23 sene Türkiye’de 10 sene Hollanda’da 5 sene Belçika’da yaşayan birisi olarak söylemeliyim ki
Ben Türküm, Lazım Çerkezim, Kürdüm…
Ben Hollandalıyım.
Ben Belçikalıyım.
Yaşamadım ama ben Afrikalı, Asyalı, Amerikalıyım.
Ben insanım.
Yaşasın dünya halkları…
Yaşasın insanlık.
Kurduğunuz bu düzeni yıkacağız gibi şiddet içerikli sözleri elbette yazmayacağım , o kendisini yıktı bile kaçınılmazdı.
Genel yayın yönetmenimiz Yavuz Nufel’in sohbet esnasında söylediği hiç unutamayacağım bir cümlesiyle devam etmek istiyorum.
Bir keresinde şöyle söylemişti
‘Cenaze buluşmaları çok enteresandır bütün ahlaksızlığa ve ahlaka şahit olursunuz!’
Hiç unutmadım bu cümleyi.
Şahit oluyoruz ahlaksızlıklara..
Ve de ahlaka..
Erdemli davranışlara erdemsizleri..
Görüyoruz görüyoruz merak etmeyin hem de sağduyulu olarak görüyoruz.
Soğuğa karşı dirençli kalabilmek adına dağıtılan kışlık giyeceklerden iki tanesi fazla ben bir tanesini alayım diyen kadını görüyoruz…
Annemi çok özledim ne zaman gelecek diyen yavruyu görüyoruz…
Birbirinin yardımına sorgusuzca koşan insanları görüyoruz..
Enkaz başında ağlayan yakınlarını ceset torbalarında arayan insanları görüyoruz…
Sınava nasıl hazırlanacağım bütün kitaplarım enkaz altında kaldı diyen bir gencin bir sınavın hayatı kadar değerli olduğunu görüyoruz.
Görüyoruz coplarla dövülen insanları görüyoruz..
Markete girip ihtiyacını utanarak alırken yakalanan insanların darp edilmesini görüyoruz.
Ülkeyi kaosa sürükleyecek olan her türlü şiddet içerikli olaylara dakika başında şahit oluyoruz..
Ey milletim! Sen ne sağduyulu yardımsever bir milletsin …
Köklerinden almışsın dayanışma ve yardımlaşmayı…
Ey milletim bütün dünya halkları yanında arkanda..
Acı dolu bir destan yazıyoruz…
Önümüzdeki günlerde sadece Adıyaman’da 24.000 bebek doğacak.
Pek çok çocuk yetim ve öksüz kaldı.
Pek çok anne baba evlat acısı çekiyor.
Engellileri gördünüz mü ben bir kaç karede rastladım.
Sokakta battaniye bile yoktu altlarında..
Onları hiç konuşmadık, konuşamadık.
Rehabilite olacağız…
İhtiyacımız var…
Hepimizin ..
Öncelik engellilerin ve çocukların …
Onlar masumların içinde en masum olanları.
Çalışacağız çok çalışacağız.
Başka çare yok başka çözüm de yok.
Sadece Türkiye’yi Suriye’yi değil bütün dünyayı yeniden inşa edeceğiz.
Şiddetin tamamen yok olduğu sevgi dolu bir dünyayı hep birlikte yaratacağız.
İnsanlık kazanacak.
Yüzyılın felaketi yeni bir başlangıç olacak..
Depremde hayatını kaybedenler için sonsuz saygı ve özlemle…
Karsu’nun çığlığıyla …
Gönlüm hep seni arıyor, neredesin sen ?
Öznur Mısral – N’haber
Felsefeci / Yazar / Özel Eğitimci
Aile içi Şiddet Danışmanı
Mail: oznurmisral123@gmail.com
Tebrik ediyorum. Duygu ve düşüncelerimizi tercüman oldunuz.Çok güzel tespitlerini inşallah tüm dünya insanlığına ışık tutar. Yavuz Nüfel ve sizler gibi canların doğru kalemleri kırılmasın inşallah. Doğruları ve hayal ettiğimiz doğal yaşamı insanlara anlatabilsinler. Teşekkürler Karsu. O bir can oldu. Selamlar
Özlem hanm, siz o çok doğru ve derin anlamlı ifade etmişiniz ki , bu yazıya içerikli yorum yazacak kelime yok. Sonsuz teşekkürler.