Her şeye rağmen, diyordu gurbetin annesi. ‘Gurbetin Kadınları’ başlıklı yazı dizimin bu yılın son yeni yılın ilk bölümü, bir annenin evladına yazdığı dizeden uyarlanmıştır.
Bebekken, sıcak bir yuvaya ihtiyaç duyardın.
Geceleri ağlar, uyutmazdın.
Hastalanır, ateşlenirdin.
Yorgunluktan ferim biterdi, ama
Ben seni terk etmedim.
Yaramazlık yapar,
Bazen kızar, bazen üzerdin.
Okulda iyi gitmediğinde,
Arkadaşlarınla kavga ettiğinde,
Huysuzlanıp ara ara baş belası olduğunda,
Ben seni terk etmedim.
Bazı anneler gibi kendimi seçmedim,
Çocuklarını terk edenlerden olmadım.
El alemlerin ne dediğine kulak tıkadım.
Gurbetin bilinmez yolunda kaybolmadım.
Kültür çatışması arasında kalsamda.
Kendimi değil evlatlarımı seçtim ve
Ben seni terk etmedim.
Sen John’un veya Annemiek’in çocuğu değilsin.
Sen Shery, Mark veya Kevin değilsin.
Sen düşünemeyen, başı boş dolaşan,
Sadece kendini düşünen.
“Benim hayatım, benim kararım” diyemezsin!
Her şeye rağmen kendini kaybedip, bizi terk etmemelisin.
Biz de John’lar gibi, Annemiek’ler gibi olmadık.
Her şeye rağmen seni terk etmedik.
18 yaşında ne halin varsa defol demedik.
Bizim hayallerimizdeki, beklediğimiz evlat olamadın belki, ama
Her şeye rağmen biz seni terk etmedik.
Belki filmlerdeki gibi mutlu olamadık.
Belki kavgalarımız oldu.
Belki istediğiniz gibi anne olamadım.
Belki her isteğinize evet, olur demedim.
Belki benim de hayallerim, isteklerim oldu, ama
Bir hayal, bir istek uğruna sizi terk etmedim!…
Asla da terk etmem!…
Necla Koçak- Nhaber.nl